Bosna Hersek?in yönetimi 1878 tarihinde Berlin Antlaşması ile Osmanlı Devleti?nden alınarak Avusturya-Macaristan İmparatorluğu?na bırakıldı. Dolayısı ile ilhak edilmiş oldu. Balkan Savaşı ile de tamamen elimizden çıktı. Aradan geçen zamanda nice göçler, zulümler, soykırımlar yaşandı. İmparatorluk yıkıldıktan sonra adeta yangın yeri gibi tava kadar Anadolu?dan başka elimizde toprak parçası kalmadı. İşte bu yangın yerinin kendine gelmesi 100 yıl sürdü. Bu yüz yılda kafasını azıcık kaldıracak gibi olsa darbelerle ezip yeniden sıfırladılar. Ancak 90?lı yıllarda iyice artan zulme Allah?ın inayeti ile dur diyecek birileri çıktı. Bu kez kesin kararlı olan Anadolu halkına Allah C.C. bir de lider lütfedince, ekonomik ve kültürel güçlenme ile yüz yıl önce geride bıraktığımız topraklarda yaşayan dindaş ve soydaşlarımıza yeniden el uzattık. Ne de olsa onlar bizim evladımızdı, imparatorluğun çocuklarıydı onlar. Türkiye?nin yeniden güçlenmesi yüzyıldır yetim kalmış Osmanlı bakiyesi halkları sevindirirken birilerini ise iyice sinirlendiriyordu. Fakat bizler durmadık. O topraklarda yaşayanlara ?Korkmayın! Biz yeniden geldik!? dedik. Bosna, Makedonya, Sırbistan, Arnavutluk, Kosova gibi Balkan ülkeleri ile aramızda vizelerin kalkması ile o ülkelere Türkler uygun fiyatlar ile seyahatler gerçekleştirmeye başladı. Bu ülkelerde Türk vatandaşlarının gelip gitmeye başlaması adeta bayram coşkusu oluşturdu. Ne zamanki Türkler o ülkelerde görünmeye başladı, orada yaşayan dindaş ve soydaşlarımızın da özgüveni yerine geldi. Bizlerden cesaret alarak kendilerini daha iyi ifade etmeye başladılar. Balkanları yitirdiğimiz gibi Ortadoğu?da da çok toprak kaybettik. Hazreti Ömer döneminde fethedilmiş olan Kudüs?ü büyük komutan Selahaddin Eyyubi yüzyıl süren haçlı işgalinden kurtarıp Kudüs?ü yeniden fethetmişti. Osmanlıların yönetimine geçince de uzun bir süre Osmanlı yönetiminde kalan Kudüs bu gün işgal altında. Hem Yahudi hem Haçlı işgali altındaki Kudüs?ü bir avuç Müslüman savunmaya çalışıyor. Aynı Balkanlarda olduğu gibi Kudüs?te de kendimizi göstermeye başladıkça Mescid-i Aksa?da rahatça kılınır olmuştu Cuma namazları. Bu durumu da istemeyen Yahudi ve işbirlikçisi Amerika Trump?a Kudüs?ü İsrail?in başkenti ilan ettirdi.
- Necip Fazıl Ödülleri gecesinde Cumhurbaşkanımız şöyle bir şey söyledi: ?Müslümanlar olarak kalple buğuz etme derecesinden dil ile yanlışa müdahale etme derecesine çıktık. İnşallah elimizle yanlışa müdahale etme derecesine de çıkacağız. Türkiye olarak dünyaya son sözümüzü henüz söylemedik.? Evet son sözümüzü henüz söylemedik ancak biz Türkler Kudüs?te ne kadar çok kendimizi gösterirsek ümmete güç vermiş oluruz. Bunun için Kudüs?e gitmeye gayret etmeli ve herkesi de buna teşvik etmeliyiz.
Mikail Türker Bal 19.12.2017