Türkiye?de her şeyi doğru bildiğini zanneden bir kesim var.
Bu kesim, cahil cesaretini özgüven zannediyor.
Hâlbuki cahil cesareti ile özgüven arasında ince bir çizgi vardır.
Toplumun genelini, ?cahil? diye hafife alan bu kesim, yapılan veya yapılmak istenen hayırlı ve güzel işlere de engel olmayı meziyet sayıyorlar.
Kulaktan dolma bilgilerini, doğru zannediyorlar ve her şeye karışıyorlar.
Uydurdukları yalanlarına;
Önce kendilerini inandırıyorlar, sonra da tüm toplumun inanmasını bekliyorlar.
Kendilerini herkesten, bilgili ve üstün zannediyorlar.
Her fırsatta, ahkâm kesiyorlar.
Onları ?Yanlış biliyorsun? diye uyardığınızda, da küstahlaşıyorlar.
Uyarıyı yapanları kendinden eğitimsiz görürse;
Cahillikle suçluyorlar.
Kendinden daha eğitimli olduğunu görürse de;
`Yağcı/Yalaka` diye yaftalıyorlar.
Toplum faydasına olan işleri engellemeyi görev kabul ediyorlar.
Her şeye karşı çıkıyorlar.
Türkiye?de;
Altın madeni veya diğer madenleri çıkarmak,
Termik, hidro elektrik ve/veya nükleer santral yapmak,
Yol yapmak,
Köprü yapmak,
Fabrika yapmak isteyenlerin,
Karşısına dikiliyorlar.
İnsanların inançlarına da önem vermez.
Başkalarının yaşam biçimine karışmayı kendilerine hak görürler.
Başkalarının kılık kıyafetine karışabilirler.
Kimi başörtüsüne, kimi kısa şorta karşıdır mesela.
Toplumun örf ve adetlerini hiçe sayarlar.
Diledikleri yeri, yakıp yıkabilirler.
İstedikleri gibi küfür edebilirler.
Onları hiç eleştirmeyeceksiniz.
Diledikleri gibi hareket edecekler.
Her şeyi eşleştirmek, bilip bilmeden her konuda ahkâm kesmek, başkalarını küçük görmek, şiddet uygulamak yahu bu nasıl bir kafadır?
Kendinizde bu hakkı nereden buluyorsunuz?
Sahi, siz kime ve hangi amaca hizmet ediyorsunuz?
